Fotoğraf: Dorothea LANGE
Yazı: Özgür ATAK
1930’ların başı. Büyük Bunalım başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere tüm dünyayı kasıp kavuruyor. Paranın yerini değiş tokuş ekonomisi almış durumda. İnsanlar açlığın sınırında ve bir çok kişi intihar ediyor. Böyle bir ortamda genel ekonomik bunalım yetmiyormuş gibi, kuraklık ve kum fırtınalarıyla mücadele etmek zorunda kalan, tarımda yapılan modernizasyon ve makineleşmeyle yarışamamış üstüne üstlük göçmen olan tarım işçileri toplumun en çok sefalet yaşayan kesimini oluşturuyor.
Bunun üstüne yeni başkan Roosevelt diğer bir çok sektörde yaptığı gibi tarım işçilerinin sorunlarıyla da ilgilenip, parasal yardım sağlamak amacıyla Tarım Güvenlik Örgütü (FSA)’nın kurulmasını sağlar. Daha sonra Tarım Bakanlığının bir dairesi haline gelecek örgüt, Colombia Üniversitesi eski ekonomi profesörü, tarım bakanı Rexford G. Tugwell tarafından yönetiliyordu. Tugwell konuyla ilgili bir dizi çalışma başlatır. Sosyologlar, iktisatçılar, ziraat mühendisleri gerekli araştırmaları yaparlar. Bu araştırmaların görsel destekçileri de olmalıdır kuşkusuz ve içinde Dorothea Lange, Walker Evans, Arthur Rothstein, Russel Lee, Ben Shahn, Gordon Park gibi fotoğrafçıların yer aldığı bir ekip binlerce fotoğraf çekerler.
Böylesine toplumsal bir konunun sanatla nasıl bağdaştırılacağına da güzel bir örnek yaratırla. Bu fotoğrafların içinden Dorothea Lange’ın çektiği ve adına Göçmen Anne dediği fotoğraf dönemin (Büyük Bunalım’ın) ikonu haline gelmiş bir fotoğraftır. John Steinbeck’in Gazap Üzümleri adlı romanını yazarken bu arşivi gözden geçirdiği ve romanda Lange’ın fotoğraflarının adeta düz yazı ile betimlendiği pasajların bulunduğu bilinmektedir.
32 yaşındaki bu genç annenin yüzünün kırışıklarla dolu oluşu, ümitsiz, yorgun ve düşünceli bir şekilde uzaklara bakması, iki yanında kendisine sığınan çocukları ve kucağında uyuyan bebeğiyle, yoğun bir kompozisyon oluşturması, Dorethea Lange’ın sosyal belgesel alanında öne çıkmasına neden olmuştu. Lange 1941 yılında, o güne kadar fotoğraf alanındaki çalışma ve becerileri nedeniyle Guggenheim Bursuyla ödüllendirildi. İkinci Dünya Savaşı Dorothea Lange’ın FSA’daki işinin son bulmasına ve bir fotoğrafçı olarak hayatında yeni bir sayfa açılmasına neden oldu. Pearl Harbor saldırısından sonra yaşadıkları yerlerden ayrılmak ve Amerika’nın batısında bir kamp kurmak zorunda bırakılan Amerikalı Japonların durumunu göstermek/ belgelemek için yapacağı çalışmaya dikkatleri çekmek istemesi nedeniyle aldığı bu ödülü geri verdi.
Toplumsal sorumluluğun sanatla nasıl birleşebileceğini kariyeri boyunca gözler önüne seren Lange, adeta birer siyasi parti afişine benzeyen ve estetik kaygılardan uzak, ajitatif ürünlerden çok daha etkileyici eserleriyle birçoklarına yol gösterici olmuştu. Olmaya da devam ediyor.